Ayşe Göktürk Tunceroğlu

Tüm yazıları
...

Yılbaşı çekilişi manzaraları

Yazar hakkında bilgi henüz girilmedi.

Ayşe Göktürk Tunceroğlu

Millî Piyango’nun yılbaşı çekilişi yaklaşıyor. Büyük ikramiye hayaller kurduruyor. Ve halkımız bayilerin önünde kuyrukta. Daha doğrusu İstanbul, Eminönü’nde ünlü bir bilet gişesi varmış, orada kuyrukta. Kuyruğun havadan görüntüleri de var. Vah ki ne vah! Uzamış, kıvrılmış gitmiş. Gazyağı, Sana yağı kuyruğunun yerine şimdi piyango kuyruğu! Adına “umut kuyruğu” diyorlar. Hâlbuki bu biletler TC Merkez Bankası’nın banknot matbaasında devlet koruması altında basılıp memlekete dağıtılıyor. Yani ‘o bayi uğurlu’ diye bir şey olamaz, tamamen bâtıl itikattır bu. Neyse… İnsanlarımız, ‘yetişkin insanlarımız’ tercihlerini, hür iradelerini o bayiden yana kullanmak istemişse bir şey diyemeyiz.                              

Ancak… Bir şey diyebileceğimiz, bir şey dememiz gereken çok mühim bir nokta var orada! Televizyon ve gazete haberlerinde gördüğüm upuzun kuyruk manzaralarına şaşmakla beraber, bir başka şey dehşete düşürdü beni. Kuyruklarda çocuklar var! Piyango bayilerinin önünde insanlarımız aile boyu kuyrukta! Küçük çocuklar… Kimi daha kucakta taşınıyor. Kimileri okul çağında, dokuz yaşında, on yaşında… Heyecanlı, işgüzar muhabirler bir de mikrofon uzatmaz mı onlara?

“Sana çıkarsa ne yapacaksın?”

“Büyüyünce ne olacaksın?” kabilinden masum bir soru!

Babalar, anneler, ‘uğurludur’ diyerek çocuklarının elini uzattırıyorlar gişenin penceresinden. “Hadi bakayım yavrum, çek büyük ikramiyeyi!” Çocukcağız bilet destesinden bir tane çekiyor!

On dört-on beş yaşlarında iki kardeş sabah 7’de kuyruğa girmişler, 17.5 TL’ye aldıkları bileti 25 TL’ye satmaya çalışıyorlar. “Sabahın köründe geldik abi” diyorlar.

Bu çocuklar okula filan gitmiyor mu? Bu nasıl iştir? Ülkemizde ‘18 yaş kuralı’ yok mudur? Seçme ve seçilme yaşı 18’e düşürülünce kumar yaşı da daha gerilere mi çekildi?

Anneler, babalar siz ne yapıyorsunuz? Piyango dediğiniz şey bir çeşit kumardır ve çocuklar oynayamaz. Alacaksanız kendiniz alın biletinizi, ama çocuklarınızı piyango bayilerine götürmeyin. Çocuklarımız her sene yılbaşı yaklaşırken ‘piyango bayileri önünde kuyruğa girme’ âdetiyle büyümesin.

On sekiz yaş kuralı boşuna konmuyor. Evlilik, ehliyet alma, kendi başına banka hesabı açma… asgari 18 yaş demişiz. Akıl yaşta değil baştadır amma aklı başa yaş getirir. Aklın başa geldiği yaş olarak 18 kabul edilmiş, bazı ülkelerde hatta 21. doğruyu, eğriyi, zararlıyı, zararsızı, iyiyi, kötüyü ayırma. (Kaç yaşına gelse ayıramayanlar da var tabiî!) Sorumluluk alabilme, reşit olma yaşı. Bu yaştan önce ‘çocuk’ sayılırlar. Ve siz bir çocuğu kumar kuyruğuna sokamazsınız!

Anne babalar işin garabetinin farkında değil; peki devletin bu konuda koyduğu kurallar yok mu? Madem hukuk devletiyiz, bunun düzenlemesi olmalı. O kuyruklarda 18 yaş altı çocuklara müsaade edilmemeli. Millî Piyango İdaresi’nin sayfasına bakıyorum, ‘18 yaşından küçük olanlar bilet satın alamazlar.’ yazıyor. Yani o anne-babalar suç işliyor.

Kural konmuş, ama uygulayan yok! Uygulanmasını sağlayan yok!

Her türlü musibetin kaynağı olarak gördüğünüz ABD’de piyango bileti satan dükkânlara 18 yaşından küçükler giremez. Dükkânda içki satışı da yapılıyorsa müşterinin en az 21 yaşında olması gerekir. Giren müşteri 18 yaş civarında ‘görünüyorsa’ işyeri sahibi kimliğini göstermesini ister. Piyango satışı yapılan bayiyi işleten veya orada çalışanın ise en az 21 yaşında olması şarttır.

Medeniyetin en mühim göstergesi galiba bir hukuk sisteminin var olması ve toplum hayatının -istisnasız herkes için bağlayıcı olan- hukuk sisteminin getirdiği kurallara göre deveran etmesidir. Biz bunu mu kaybettik acaba?