Konuk Kalemler

Tüm yazıları
...

Seyahat Diyen Kitaplar

Fatih Kaplan

Zafer Saraç beyefendinin kaleminden çıkan, “Seyahat Diyen Kitaplar” adlı eser toplamda 166 sayfadan oluşmaktadır. Sunuş, Önsöz ve diğer bölümleriyle beraber üç kısımdan oluşan eser değerli hocamız Hasip Saygılı’nın sunuş bölümüyle başlamaktadır.

Bu bölümde eserin içerisinde bulunan seyahatnamelerle ilgili yazıların her birinin daha önce bir mecrada yayınlandığından bahsedildikten sonra kitap tahlilinin önemine de vurgu yapılmıştır. Yine bu bölümde eserin bu konuda çalışma yapacak olanların başvurabileceği bir çalışma olduğunu aktarmıştır.

Önsöz bölümünde, yazarımız seyyahlardan ve seyahatnamelerden bahsettikten sonra bir seyahatnamenin devlet arşivleriyle olan farkını belirtmiştir. “Seyahatnameleri sadece birer vesika olarak kabul etmek, fazlasıyla eksik bir yorumdur… Çünkü eldeki tarihi veriler çoğu zaman katı siyasi bir dille yazılmış, devletin teamülünü ve işleyişini yansıtan vesikalar şeklindedir. Oysa seyahatnameler hayatın bam teline dokunarak bin yıl önce yaşamış bir köylünün yaşamından kesitleri bile okuruna sunabilir. Bu eşsiz bilgi seyyahın alelade karaladığı satır aralarına yer alır…” (s:16) bu satırların ne anlama geldiğini kitabın ilerleyen bölümlerinde bazı seyyahların alıntılarını okuyunca biraz daha iyi anlayabiliyorsunuz.

Eserin içerisinde 25 farklı seyahatnamenin olduğunu ve bunların yazılma sebepleriyle beraber bazı seyahatnamelerin en önemli kısımlarının alındığını ve kitaba işlendiğini yazarımız bize aktardıktan sonra çalışmada emeği geçenlere ve özellikle “Kitap Şuuru” ekibine de teşekkür ederek bu bölümü noktalamıştır. Bizler de değerlendirme yazımıza geçmeden önce Türkiye’nin farklı noktalarından birbirini hiç tanımayan fakat aynı amaç uğruna bir noktada toplanmasını sağlayan başta Oğuzhan Saygılı’ya ve onun şahsında diğer Kitap Şuuru üyelerine teşekkür ederiz.

Seyahatnameler incelenirken sadece onların yazarı değil aynı zamanda eserin nasıl kazandırıldığı, çalışma esnasında nasıl bir yol izlendiği, akademik boyutunun olup olmadığı, dipnotların çokluğundan bu çeviri veya çalışmaların değerlendirilirken hangi kıstasların ölçü alınması gerektiği gibi çok boyutlu olarak tahlili de yapılmıştır. Yine bu eserlerin hangi amaçlarla hazırlandığı, kimin hangi amacı güttüğü kitabın ilerleyen sayfalarında okuyucuya sunulmuştur.

Bazılarının casusluk ve bilgi edinme, bazılarının merak, kiminin de misyonerlik faaliyetleri olarak hazırlandığını belirten yazarımız önsöz kısmında da belirttiği gibi bazı seyahatnamelerin içerisinden cımbızla çeker gibi paragraflar çektiğini ve onları nasıl işlediğini bu kitapta bulabilirsiniz.

Mesela; Göktürk kağanının otağının o dönemde nasıl olduğunu, Uygurlar dönemi yaşayış şekillerini, Moğolları ülkesinin bir seyyah tarafından nasıl gezildiğini, Osmanlı ülkesinin o dönemde nasıl bir vaziyette olduğunu görebilirsiniz. Seyyahlardan birinin Kanuni Sultan Süleyman’la hangi sefere katıldığını bu coğrafyadaki durumu, Osmanlı ordusunun o dönemde hangi özellikleri taşıdığını, yakın dönemde bir Osmanlı gözüyle Avrupa’nın hatta Kuzey ve Güney Amerika’nın nasıl bir konumda olduğunu merak ediyorsanız bu kitabı mutlaka incelemek zorundasınız.

Bu eserin içine daldığınızda 629 yılında Göktürk otağından başlayıp 1955 yılında Türkistan gezisiyle biten birçok seyahatnamenin muhtevasından, neden, nasıl hangi amaçlarla yazıldığına dair bilgiler bulacaksınız. Eserin içinde bulunan seyahatnameler yazıldıkları dönem ve tarihler göz önünde bulundurularak sıralamaya konulmuştur. İlk seyahatname: Gürhan Kırilen’in hazırladığı Uxan Zang Seyhatnamesi’dir. 629-645 yılları arasında Budizm ve Orta Asya’ya dair bilgiler verir.

Yılların verdiği birikim ve emeğin nasıl bir esere dönüştüğüne şahit olacak ve merak ettiğiniz dönemle ilgili hangi eseri nerede bulacağınıza emin olarak araştırmaya koyulacaksınız. Bir çırpıda okuyacağınız bu eseri yıllarca kitaplığınızda bulundurup muhtaç olduğunuz her an yardımınıza koştuğuna şahit olacaksınız.

Eserin içinde hangi seyahatnamelerinin olduğunu özellikle belirtmedik ki bu eseri alıp okuyasınız.

Okunmasını şiddetle tavsiye edeceğimiz bu eser akademik çevrelere ve bizlere hayırlı olsun.

 

*Bu yazı Kitap Şuuru intisabıdır. (Editörü: Burak Akdağ) www.kitapsuuru.com