Metan gazı zehirlenmesinden kaybettiğimiz, Türk Milletinin kalbine gömülen aziz şehitlerimizi rahmet ve saygıyla anarak yazımıza başlayalım. Hepsine Allah rahmet etsin. Vatan toprağında bu evlatlarımız nur içinde yatsınlar. Kulağı ezanı, gözü ay-yıldızı arayan hepimizin başı sağ olsun.
Yukarıda belirttiğimiz büyük acının yanı sıra, takdirle karşılanan bir önemli yıldönümü de yaşadık. Her sene Edirne’de yapılmakta olan Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin 664.’sü geçen hafta Edirne’de yine düzenlenmişti.
Geleneksel sporlar arasında asırlardır ön planda gelen minder ve yağlı güreşin yaşatılması bizi memnun etmiştir. Serhad şehrimiz Edirne, her yıl binlerce seyirciye ev sahipliği yapmaktadır. Ata sporlarımıza sahip çıkmak; kendini Türk olarak bilen herkesin görevidir. Dolu tribünler önünde güreşleri TRT’nin başarılı TV’sinden seyretmek bile ayrı bir zevk olmuştur. Çoğumuzun ekrandan ayrılamayarak güreşleri takip ettiği anlaşılmaktadır. Ancak şunu belirtelim ki, 664. güreşler bir başka türlü olmuş; çok iyi organizasyonun yanında TRT’nin de üstün bir başarısı görülmüştür. Başarılı bir nakli fark etmemek mümkün değildir. Başta Sayın Cumhurbaşkanımıza, Sayın Gençlik ve Spor Bakanımıza, TRT yetkililerine ve bilhassa bu başarıya imza atan Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu Başkanı Sayın İbrahim Türkiş’e ve il temsilcilerine, emeği geçen herkese ne kadar teşekkür etsek azdır. Demek ki, emek esirgenmezse, iş ciddi tutulur, milli heyecan öne çıkarsa faaliyetler de muhteşem bir hal alıyor. Klasik tekrarlar aşılıyor.
Yenen güreşçi yenilenin elini öpüyor. Yenen, yenileni alnından öpüyor ve tebrik ediyor. Bu herhalde biz Türklere has bir asalet örneğidir. Er meydanında itişme ve kavga olmaz, garip sesler çıkarılmaz. Bu başarılı ve muhteşem düzenlemeye ilgi ergeç artacak, Kırkpınar Yağlı Güreşleri minder güreşinde de güreşçi sayısını artıracaktır. Daha nice Türk çocuğu minderlere çıkacak; şampiyonalarda bize layık olduğumuz nice madalyayı kazandıracaktır. Bize düşen her alanda olduğu gibi, bu alanda da başarılı yöneticiler arasında ilişkiyi ve dayanışmayı güçlendirmek olmalıdır. Bize bu güzel ülkeyi, geleneklerimizi, kültürel miras olarak bırakan geçmiş nesillerimizi, tarihe mal olmuş bütün şampiyon güreşçilerimizi saygı ve rahmetle anmayı, onları hatırlamayı ve yeni nesillere de hatırlatmayı görev bilmektir. Müsabakaların sonunda tecrübeli Baş Pehlivanlardan Orhan Okulu, yine ülkemize şampiyonluklar kazandıran millî güreşçi Feyzullah Aktürk’ü yenerek altın kemeri kazanmıştır. Biz bu güreşçilerimizi ve er meydanında güreş tutan bütün güreşçilerimizi tebrik ediyor, onlara teşekkür ediyoruz.