Söyleşiler

Türkiye, Meselenin İnsani Yönüyle İlgilenmelidir Putin Hayranı Olduğu Sovyetler Birliği’nin Taktiğini Uyguluyor TÜRKMENLER, MUKAVEMET VE DİRENİŞ RUHUNU GÖSTERMELİDİR TÜRK MİLLETİ UYAN! DOĞU TÜRKİSTAN’DA SOYKIRIM VAR! İran Türklüğünün Esas Gayesi, Millî ve Siyâsî Kimliğimizin Yeniden İhyasıdır Olayların Sosyal, Siyasî ve Ekonomik Sebepleri Var ADI DEVLET OLSUN
ABD, iki yüzlü ve tutarsız bir tavır sergilemektedir

ABD, iki yüzlü ve tutarsız bir tavır sergilemektedir

Antalya Bilim Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tarık Oğuzlu ile CAATSA yaptırımlarını konuştuk.

ABD’de, Türkiye’ye Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi satın almasından dolayı yaptırım uygulanmasını da içeren Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasa Tasarısı geçen hafta Temsilciler Meclisi’nde kabul edilmişti. Tasarıda, Türkiye’ye ABD’nin Hasımlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşı Koyma Yasası’ndaki (CAATSA) yaptırımların uygulanması yer alıyor. Öncelikle CAATSA yasasının içeriği nedir ve Türkiye haricinde yaptırım uygulanan başka ülkeler de var mı?

ABD’nin Rusya’yı cezalandırması çerçevesinde almış olduğu bu karar 2017 yılına kadar uzanıyor. Rusya’nın, Kırım’ı ilhakı neticesinde Rusya üzerinde ekonomik yaptırımlar uygulanmıştı. Bunları bir adım daha öteye taşımak ve Rusya üzerindeki baskıyı arttırmak adına kabul edilen bir yasa tasarısıdır diyebiliriz. Bu çerçevede Rusya ile silah sanayisi bağlamında ilişkiye giren, silah tedarik eden ülkeleri ve ülkelerin şirketlerini de dolaylı yollardan hedef alan bir yasa tasarısıdır. Bir yandan Rusya’yı cezalandırıyor diğer bir yandan ise Rusya ile silah sanayisi alanında iş birliği yapan ülkelerin de canını yakıyor.

ABD’nin, yaptırım kararı almadığı bazı ülkelerin de benzer sistemleri kullanmasına rağmen gerekçe olarak ortaya koyduğu S-400 meselesinde, CAATSA yasasını öne sürerek Savunma Sanayii Başkanlığı’na yönelik almış olduğu yaptırım kararlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yunanistan başta olmak üzere S-300 ve benzeri silahlara sahip NATO üyesi ülkeler var. Yunanistan’a karşı ise herhangi bir karşı duruş ve müeyyide yok. Türkiye söz konusu olduğunda ise böyle bir karar alıyorlar. İki yüzlü ve tutarsız bir tavır sergilemektedirler.

ABD tarafından alınan yaptırım kararları başta Savunma Sanayii Başkanlığı olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti’ni nasıl etkileyecek ve Türkiye bu durum karşısında nasıl bir yol izlenecektir?

Her şeyden öte NATO üyesi bir ülkenin bir başka NATO üyesi ülkeye ambargo uygulaması ittifak ilişkisinin ruhuna ters bir davranış. Geçmişte de Kıbrıs sorunu çerçevesinde Türkiye’ye karşı silah ambargosu uygulanmıştı. Dolayısıyla bu, ABD ile olan ikili ilişkilerimizi sıkıntıya sokacaktır.

Diğer bir taraftan şunu da görmek lazım; Trump’a önerilen bu yasa tasarısındaki 15 maddeden en hafiflerini uyguladıkları gözlemlenmekte. Savunma Sanayii Başkanı ve üç yardımcısının mal varlıklarına el konulması gibi bir yaptırım uyguladılar. Her şeyden öte sembolik bir durum bu. Lâkin Türkiye’nin savunma sanayisini geliştirmesi noktasında attığı adımlardan rahatsız olan kesimler bu ambargodan dolayı çok mutlular. ABD de Türkiye’yi bu noktada cezalandırmak ve Rusya’ya olan yakınlaşmasını engellemek noktasında bir tavır sergilenmekte. Savunma sanayisinde iş birliği yapacaksan batılı müttefikler ile yap demeye getiriyorlar. Şunu da biliyoruz ki S-400’leri almamıza sebep olan olay Patriot’ların verilmemiş olmasıdır.

Bir yandan bu müeyyideler sayesinde kendi ayakları üzerine basabilme kapasitesine sahip oluyoruz. Savunma sanayisinin son yıllarda attığı adımları görmekteyiz. Dışarıda Türkiye lehine önemli sonuçlar alıyoruz. Libya, Suriye ve Karabağ’da bunu görmekteyiz.

Özellikle ABD ile birlikte içerisinde olduğumuz NATO müttefikliği de göz önünde bulundurulduğunda, yaptırım kararları Türkiye’nin NATO hakkındaki görüşlerinde bir değişiklik oluşturabilir mi?

NATO’da olmamız çok uzun zamandır yüksek perdeden ve detaylı olmadan tartışılıyor ama 2016’daki darbe girişiminden bu yana Türkiye’nin batılı ülkelerle olan ilişkileri dikiş tutmamaya başladı. Bir güvensizlik var şu anda. ABD’deki yeni yönetimin de Türkiye’ye karşı nasıl bir politika izleyeceği noktasındaki belirsizlik durumunu koruyor. Biden’ın geçmişine baktığımızda oldukça olumsuz bir durum söz konusu.

Bir yandan şu da var; Türkiye, NATO’dan çıkmak ve elveda demek gibi bir noktada değil. Cumhurbaşkanı ve üst düzey yöneticiler hem NATO üyeliğini hem AB üyelik sürecini hâlâ bir devlet politikası olarak önemsediğini dile getiriyor. Ne Şangay İş birliği Örgütü ne de Avrasya İş birliği Örgütü Türkiye’nin batı ile kurmuş olduğu kurumsal ilişkiye alternatif olamaz, olmayacaktır yönünde yüksek perdeden açıklamalar geldi.

NATO, bizi batıya bağlayan şu anda en önemli kurumsal yapı çünkü AB ile ilişkilerimizin ne olacağı belli değil. Fakat NATO üzerinden bir kazanım elde ettik. En azından batılılarla aynı masa etrafında eşit haklara sahip bir müttefik olarak oturuyoruz. Bu bir kazanımdır. Türkiye’nin güvenliği söz konusu olduğunda özellikle nükleer şemsiye altında olmak önemsenmelidir çünkü Rusya ile ilişkilerimizin ne olacağının garantisi yok. Türkiye’nin güvenliğine yönelecek bir tehdit karşısında kendi imkânlarımızla karşı koyma kapasitemiz %100 oranında değil. Dolayısıyla NATO hâlâ önemli ama bu olay bir sorgulama sürecini tetikleyecektir.

Türkiye bu karara nasıl cevap vermeli? ABD ile yaşanan her krizde gündeme gelen İncirlik üssünün kapatılması da dâhil olmak üzere Türkiye’nin ABD’ye uygulayabileceği bir yaptırım kararı olur mu?

İncirlik üssünü kapatalım veyahut Amerikan askerinin bir kısmını evlerine gönderelim yönünde çok sayıda görüşler var. Bu adımlar atılabilir ama karşılıklılık diye bir şey de var. İncirlik, ABD’nin Ortadoğu siyaseti açısından önemli bir üs. Bu sanki ağır bir karşılık olabilir. Fakat bir karşılık verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Kenara çekilmek ve susmak da doğru değil, bir rahatsızlık ortada ve bunun gösterilmesi gerekiyor. Biden’ın 20 Ocak’ta Beyaz Saray’a taşınmasına kadar Türkiye, bu işi biraz soğutacak ve çok radikal bir karşı yaptırımda bulunacağını beklemiyorum. Türkiye, duruma göre ne yapması gerektiğine bakacaktır.

Diğer Söyleşiler