Senan Kazımoğlu

Tüm yazıları
...

AZERBAYCAN’DA KURULAN İLK MÜSLÜMAN TÜRK DEVLETİ: SACÎLER

Senan Kazımoğlu

Bugün miladi takvime göre 28 Mayıs 2025... 28 Mayıs, Azerbaycan için çok önemli bir tarihtir. Zira bundan tam 107 yıl önce, Müslüman Doğu’nun ilk bağımsız Türk Cumhuriyeti olan Azerbaycan Halk Cumhuriyeti kurulmuştur. Azerbaycan, 18 Ekim 1991 yılında ikinci kez bağımsızlığını ilan ederken, kendisini yeni bir devlet olarak değil; 1918 yılında kurulup 1920’de Ruslar tarafından işgal edilen Azerbaycan Cumhuriyeti’nin varisi ve devamı olarak tanıttı. Bu durum, bağımsızlık hakkında kabul edilen anayasaya da madde olarak eklendi.

Bağımsızlıktan önce bile 28 Mayıs 1918’e atıf yapılarak bu tarih "Cumhuriyet Günü" olarak resmileştirilmişti. İkinci Karabağ Savaşı'ndan sonra ise 28 Mayıs, Bağımsızlık Günü; 18 Ekim ise Bağımsızlığın Yeniden Kazanıldığı Gün olarak ilan edildi.

Evet, Azerbaycan Cumhuriyeti’nin kuruluşunun üzerinden 107 yıl geçti.
Peki, hiç Azerbaycan’da kurulan ilk Müslüman Türk devletini merak ettiniz mi?

Bu yazıda, dilim döndüğünce Selçukluların bölgeye gelişinden yaklaşık 200 yıl önce, Azerbaycan topraklarında kurulan ilk Müslüman Türk devleti olan Sacîlerden (Sacoğulları) bahsedeceğim.

Sacîler’in aslı, kadim Türk yurdu olan ve günümüz Tacikistan ile Özbekistan sınırında bulunan Üsrûşene şehrindendir. Abbasîlerin bu bölgeyi fethetmesinden sonra, Sacoğulları ailesi halifenin hizmetine girmiştir.

Aile soyuna dair Batılı bazı kaynaklar, kökenlerinin Soğd olduğunu ileri sürse de, ailenin kendilerine “Afşin” adını alması ve son dönem bilim insanlarının yaptığı araştırmalar, Sacîler’in Türk kökenli olduğunu daha güçlü biçimde ortaya koymaktadır. Nitekim birçok eski Arap kaynağı da bu konuda hemfikirdir.

Ailenin kurucusu olan Ebû Sac, o dönemde Abbâsî Hilafeti’ne karşı farklı bölgelerde çıkan ve Arap ordularının çaresiz kaldığı isyanları başarıyla bastırmış, bu sebeple halife tarafından ödüllendirilmiştir. Özellikle Abbâsîleri oldukça zorlayan Azerbaycan’da Bâbek, Taberistan’da Karinîler, Basra’da Zenc Köle isyanlarındaki başarıları sayesinde birçok eyalete vali olarak atanmıştır.

Ebû Sac’ın vefatından sonra oğulları Muhammed ve Yusuf’un yükselişleri devam etmiştir. Bu başarıları sayesinde 889 yılında Abbâsî Halifeliği, Muhammed bin Ebû Sac’ı Azerbaycan valiliğine getirmiştir.

Ancak Abbâsî otoritesinin zayıflamasıyla birlikte Muhammed bin Ebû Sac, merkezî yönetime karşı bağımsız hareket etmeye başlamış ve Bağdat’a vergi göndermeyi kesmiştir. Ardından, atalarının geldiği Türkistan’daki hükümdarlarının kullandığı “Afşin” unvanını almıştır. Marağa’yı ele geçirip burayı başkent yapmış ve adına para bastırmıştır. Böylece Sacîler Devleti resmen kurulmuştur.

Yaşanan gelişmeleri yakından izleyen Ermeni ve Gürcü krallıkları, Sacîler’in üzerine yürümüşse de Muhammed bin Ebû Sac bu saldırıları püskürterek, devletin sınırlarını Hazar Denizi’nden Kars’a, Kafkas Dağları’ndan Zencan’a kadar genişletmiştir.

Muhammed bin Ebû Sac, 901 yılında vebadan vefat edince yerine oğlu Divdad bin Muhammed geçti.
Ancak kısa süren yönetiminin ardından, amcası Yusuf bin Ebû Sac onu devirerek Sacîler Devleti’nin başına geçti.
Çok iyi bir eğitim almış olan Yusuf bin Ebû Sac, iktidara geçer geçmez Ermeniler, halifeyle anlaşarak Yusuf’a karşı saldırılara başladılar. Ancak Yusuf, bu saldırıları başarıyla püskürttü. Ardından Rey üzerine sefer düzenleyerek bu bölgeyi de topraklarına kattı.

Fakat Yusuf’un bu ilerlemesinden rahatsız olan Abbâsîler, Sacîler’in üzerine ordu gönderdi. Yusuf bu orduyu da geri püskürtmeyi başardı. Ancak halifeye karşı koyamayacağını anlayınca onunla anlaşmak istedi. Halife ise Yusuf’un mutlaka Bağdat’a gelmesini şart koştu.

Bu dayatmanın tuzak olduğundan şüphelenen Yusuf ile Abbâsî orduları yeniden karşı karşıya geldi. Bu sefer kazanan taraf Abbâsîler oldu. Yusuf bin Ebû Sac yakalanarak Bağdat’a götürüldü ve hapse atıldı.

Halife, Azerbaycan valiliğine Muhammed bin Ubeydullah el-Farukî’yi atadı. Ancak kısa süre içerisinde Yusuf’un yardımcısı Sebük, dağılmış Sacî ordusunu yeniden toparlayarak Abbâsîlerin atadığı valiyi yenilgiye uğrattı ve Sacîler Devleti’ni tekrar canlandırdı.

Bunun üzerine Halife, Yusuf bin Ebû Sac’ı hapisten çıkararak yeniden Azerbaycan valiliğine tayin etti.
Yarı bağımsız şekilde yönetimini sürdüren Yusuf’un 927 yılında vefatı üzerine, yerine Muhammed bin Ebû Sac’ın oğlu Ebû Musâfir Feth bin Afşin geçti.

Feth dönemiyle ilgili bilgiler oldukça sınırlıdır. Ancak 929 yılında kendi adamı tarafından öldürülmüştür. Böylece Sacîler’in Azerbaycan’daki egemenliği sona ermiştir.

Sacîler, her ne kadar kısa ömürlü olup zaman zaman bağımsız, zaman zaman yarı bağımsız şekilde hüküm sürmüş olsalar da Azerbaycan topraklarında kurulan ilk Müslüman Türk devletlerinden biri olmaları açısından tarihsel olarak önem taşır.

Çünkü Sacîler, bugün 107. yılını kutladığımız Azerbaycan Cumhuriyeti’ndeki Türk egemenliğini Selçuklulardan yaklaşık 200 yıl önceye götürmektedir.

Bugün hâlâ yeterince araştırılmamış olan Sacîler, tarihin tozlu sayfaları arasında keşfedilmeyi bekleyen bir hazine gibi karşımızda durmaktadır.

Allah bu topraklardan Türk’ün adını, Türk’ün izini ve İslâm’ın nurunu eksik etmesin. Âmin