Fransızca’da “Éminence grise” olarak bilinen bir kavram vardır. Modern Türkçedeki karşılığı “Gri Kardinal” şeklindedir. Azerbaycan Türkçesinde ise bu kavram “Boz Kardinal” olarak çevrilmiştir. Terim olarak Boz Kardinal, perde arkasından devleti yöneten asıl güç veya esas kişi anlamında kullanılır. Bu ifade, Türkiye’deki “derin devlet” kavramına benzer bir yapıyı tanımlar. Fakat terim bu kötü anlamda kullanılmaktadır.
Azerbaycan’da hükümet başkanı malum olduğu üzere Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'dir. Ancak Azerbaycan’da “boz kardinal” dendiğinde, halkın aklına ilk gelen isim eski Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Ramiz Mehdiyev olur. 87 yaşındaki bu isim, uzun yıllar Azerbaycan’ı perde arkasından yöneten kişi olarak bilinmiştir. Geçtiğimiz günlerde ise Azerbaycan haber ajanslarına son dakika olarak düşen bir gelişme ülke gündemini sarstı. Azerbaycan’da şok etkisi yaratan bu habere göre, “Boz Kardinal” olarak tanınan Ramiz Mehdiyev hakkında Azerbaycan Ceza Kanunu’nun 274 (Devlete ihanet), 278 (Hükümeti zorla ele geçirme veya zorla elde tutma) ve 193-1. (suç yoluyla elde edilen para kaynaklarının aklanması) maddeleriyle soruşturma açıldı. Soruşturma tamamlanana kadar Mehdiyev’in 4 ay ev hapsinde kalacağı açıklandı. Peki, kimdir bu Mehdiyev?
Konuya başlamadan önce şunu belirtmeliyim ki, normalde bu konuda yazmayı düşünmüyordum. Çünkü zamanında adama methiyeler düzenler, hatta ondan nemalananlar bile şimdi onun aleyhine yazılar yazmaya başladılar. Ancak Türk sosyal medya ortamında konuyla ilgili yalan ve yanlış açıklamalar görünce, meseleyi açıklığa kavuşturmak istedim.
Ramiz Mehdiyev, 17 Nisan 1938 yılında Bakü’de dünyaya gelmiştir. Genç yaşlarından itibaren komünist teşkilatlanmalar içerisinde yer almıştır. Zamanla çeşitli bilimsel, siyasi ve ideolojik yapılarda çalışmış; parti ve komünist gençlik teşkilatlarında üst düzey görevler üstlenmiştir.
1970 ve 1980’li yıllarda Azerbaycan Komünist Partisi’nin propaganda, ideoloji ve bilimsel şubeleri başta olmak üzere birçok biriminde başkanlık yapmıştır. Bu dönemde ateizmin yayılması ve propagandasıyla da aktif şekilde meşgul olduğu bilinmektedir.,1995 yılından 2019 yılına kadar Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı olarak görev yapmıştır. Ayrıca hakkında soruşturma başlatıldığı tarihe kadar, Yeni Azerbaycan Partisi Kıdemliler Heyeti ve Azerbaycan Güvenlik Kurulu üyeliği görevlerini de yürütmekteydi.
Her ne kadar görünürde 2019 yılına kadar yalnızca Cumhurbaşkanlığı İdaresi’nin başkanı olsa da devletin iç ve dış siyasetine aktif şekilde müdahil olduğu iddia edilmektedir. Seçim süreçlerinde, muhalefet üzerinde ve basında yoğun bir baskı kurduğu da sıkça dile getirilen iddialar arasındadır. Hatta sadece iktidar değil, muhalefet içinde de kendine yakın isimler devşirerek, orayı da kontrol altında tuttuğu ve gerektiğinde bu yapıyı iktidara karşı bir tehdit unsuru olarak kullanarak kendisini garanti altına aldığı belirtiliyor. Yeni kadro atamaları ve bakan seçimlerinin dahi onun onayından geçtiği söylenmektedir.
Bazı iddialara göre, görevinden uzaklaştırılan ve yönetime etki etme gücü azalan Ramiz Mehtiyev, 25 Aralık 2024 tarihinde Azerbaycan’a ait bir yolcu uçağının vurulmasının ardından harekete geçmiş ve Azerbaycan iktidarına karşı Rusya destekli bir darbe planının hazırlığına girişmişti. Planın ortaya çıkmasıyla birlikte soruşturmalar başlatıldı.
Bazı Rus haber kanallarına göre, bu darbeyi Cumhurbaşkanı Aliyev’e haber veren bizzat Putin olmuştur. Bu iddiayı tahlil edecek olursak, pek gerçekçi görünmüyor. Çünkü Rusya, kendi lehine olabilecek bir süreci neden Azerbaycan’a haber versin ki?
Diyelim ki bunu, uzun zamandır aralarında soğukluk bulunan Azerbaycan’ı kendi tarafına çekmek için yaptı. O hâlde, bu darbenin gerçekleşmesini bekleyip, darbe başarılı olursa kendine bağlı bir grubun iktidara gelmesine destek olması daha mantıklı olmaz mıydı?
Varsayalım ki darbe başarısızlığa doğru evrildi veya Mehdiyev’in ekibinin bunu başaramayacağını biliyordu. Bu durumda, darbe sırasında ortaya çıkıp “kurtarıcı kahraman” rolünü üstlenmesi daha doğru bir strateji olurdu. Böylece, eğer Azerbaycan’dan bunun karşılığında bir şey almak isteseydi, durumdan çok daha fazla faydalanabilirdi.
Ya da belki de Rus haber kanalları —dolayısıyla Rus hükümeti— bu gerçek dışı haber üzerinden kendilerine siyasi prim sağlamaya çalışıyor.
Tüm bu anlatılanların ötesinde gerçek olan bir şey varsa, o da Ramiz Mehdiyev’in hiçbir zaman milli bir figür olmadığıdır. Aksine, ne kadar milli oluşum varsa, bu kişi ve çevresi tarafından sistematik olarak tasfiye edilmiştir.
Azerbaycan’ı seven ve kalbi Azerbaycan için atan hiç kimse, onun hakkında olumlu bir şey söylememektedir. Kısacası bu kişi, bir sömürge valisi gibi davranmış, Azerbaycan’da milli olan her şeyin düşmanı olmuştur.
Azerbaycan’ın ayağına pranga olan Mehdiyev ve onun türevlerinden, onları doğuran ideolojilerden ebediyen kurtulmak dileğiyle…